-"Biz galiba basit bir hayat yaşıyoruz. Hayır hayır, sen değil daha çok ben. Sen hergün dört işlemde bulunuyorsun, ne bu böyle monoton manyak seni. Aynadakine dedim bunları. Sonra aynadaki küstü tabi. Özür diledim hemen, barıştık. Artık basit konulardan tartışmayacakmışız. Öyle dedi. " (üç sayısı)-
"Birin yarısı kadar bile olamadın, doğru düzgün akla gelmiyorsun hala. Eline geçen üç kuruş parayla nereye kadar dayanabilirsin ki. Keşke, 1/2 olsaymışım. O zaman nasıl da rahat ederdin. Düşünsene herkes saymaya nasıl olsa birle başlıyor ve hemen akla ben gelirdim. Sonra hemen televizyon teklifleri, çarpım tablosunun üstünde sahneye çıkmak, diğer kesirlerle düzeyli ilişkiler. Ah, ah." (1/3)
- Çarpma işlemlerinde kimsenin seni umursadığı yok. Neymiş efendim, sonuçları değiştiremezmişim. Tamam bunu ben de biliyorum ama, ne diye üzerimi çiziyorsun anlamadım. Beni beğenmiyorsunuz diyeceğim; olmayacak, aptal bir karakter olacağım anında. Neyse neyse, bekletmeyim çarpma işlemini. Sonra işimden olacağım. (1)
Not: Yazarken Piyale Madra 'nın karikatürlerinden etkilendim. Hepsi, çok güzeller.
Not2: Tanıştırayım, bu eski dediğim yazılardan biri; burası da aylak abaküs. Memnun oldum, tabi.