Bu kişilik bozukluğu görülen sayılar zıp zıplamayı unutmuş, şarkı söylemeyi bırakmış, kuşları taklit etmeyi boş vermişlerdir. Kendileri matematik gibi büyük bir eğlenceyi, boş bir uğraşı olarak görebilirler. Dört işlemlerde isteksizlik, sayı doğrusunda bulunmaktan sıkılma ve özellikle kişisel blog yazmaya rastlanabilir. Benzer durumlar geometri sakinleri için de geçerlidir. Biz, kliniğimize başvuran iki tane hastamızı kulağımızı açarak dinledik, bunları çok gerekliymiş gibi kaydettik.
X sayısı: "Denklem içerisinde çalışmaktan bıktım usandım. Eşitliğin hep bir tarafında durmak zorundasın. Bu yüzden sürekli yer değiştiriyorsun. Aman ne eğlence! Hem sonra sürekli dört işlem içerisindesin. Yanındaki sayılar eğlenirken, ben kös kös onları izliyorum. Bir türlü onlara da ısınamadım zaten. Tabi, haklısın onlar benden daha önemlidir kesin. Matematiğin bütün alanlarında onlar var çünkü. Ya ben? Öylesine bir terimden başka neyim? "
Kare: "Bütün açılarımın ve kenarlarımın aynı olmasını hiç sevmiyorum. Beni basit bir halde gösteriyor. Belli kalıplar içinde olmama neden oluyor. Kendi tarzım böylesine bayağı olmamalı. Dikdörtgen gibi ya da diğerleri gibi olabilirdim. Hem geometri içerisinde çalışmaktan da bıktım usandım. "
(abaküs)