google-site-verification=Q6ZwQRXiOaJnqS-cgg4nFfP_c10yadaNmmrIUXuvb9w Nisan 2008 | aylak abaküs*



Icon
Icon
Icon
Icon
Icon
Icon

Konuk Yazar: Cin Ali Kadar Cebir Severim!

Salı, Nisan 22, 2008
1 elemanlı yorum kümesi
Konuk Yazar Servisi- Blog dünyasında yeni matematikçi arkadaşlar keşfettiğim için, "şanslı insanlar kümesi"ne kaydımı yaptırmayı düşünüyorum. Sonra da kümedeki diğer elemanlarla tek tek tanışma fırsatı yakalarım, bir daha da buradan hiç çıkmam.

Blogohbe.com 'dan Muzaffer arkadaşım, yüksek öğrenimde matematik eğitimi gördüğünü söylüyor. Sayılarla ve diğer sembollerle oynamayı bizim kadar seviyor. Bizi kırmayıp, bu sevgiyi dile getiren bir yazı hazırladı. Biz de gururla sunuyoruz:



Matematik sever misiniz? Ben de severim. O yüzden ben de, sizin gibi buradayım. Çağlardan beri matematiği ürkütücü bir yaratıkmış gibi tanıttılar bize. Bu yaratık, içimizde büyüdükçe büyüdü ve her geçen gün korkmaya ürkmeye başladık matematikten.



Neyse ki, bir gün dalgın dalgın yürürken Cin Ali’yle tanıştım. Cin Ali, çok sevecen ve mutlu birisidir. Ben de herkes gibi merak ettim: "Bu adam niye kıpır kıpır?" Sonra, soru üzerine soru sordum; belki her şey içimdeki boşluğu doldurmak içindi ama, kendisi bana bir kelime söyleyince yerimde dondum kaldım. Hiç unutmam, bana dediği şey “Matematik” kelimesinden başka bir şey değildi. Artık ben de ondan öğrendiğim şeyleri zaman buldukça sizlerle paylaşmaya karar verdim.

Ona sorduğum ilk soru şu oldu: "Matematik çok zor ve gereksiz bir şey değil mi?" (Biraz acemice sordum, farkındayım.)

Cin Ali'nin bana verdiği cevabı aynen aktarıyorum:

“Ben seni anlıyorum gereksiz derken büyük ihtimalle bana şunu demek istiyordun: bilgisayarlar çıkmış, hesap makinesi, barkot okuyucular... Yani artık bizim hesap yapacak işimiz kalmadı. 4 işlem bildik mi yeter, demeye getiriyorsun. Ben de sana bir soru sorayım o zaman: "Matematik sadece hesaptan mı ibarettir?”

Şaşkın şaşkın baktım. Ne diyeceğimi inan bilmiyordum. Sonra kahkaha atarak: "Başka ne olabilir ki yani?" dedim. Sonra, Cin Ali sinirlendiğimi görünce, konuşmaya başladı matematikle nasıl tanıştığını uzun uzun anlattı.

Matematik, hep 4 işlem olarak bilinir, bildiğimiz işçi havuz problemleri gibi. Aslında Cin Ali de daha önce benim gibi düşünüyordu ama, bunu çok sonradan keşfetti ve inanıyorum ki belki sizde farkında olmadan matematik kullanıyorsunuzdur. Matematiği anlamak ve kavramak için sayıları iyice bilmemiz gerekir, sadece sayıları değil kümeleri, türevleri, integralleri daha da önemlisi matematiğin felsefesini bilmek gerekir. Nedir bu felsefe? Şöyle sıralayalım:


  1. Matematik yanılmaz sonuç ya vardır ya yoktur.


  2. Bir kavram üzerinde çalışırken her zaman için ilk yapmamız gereken bu kavrama bir açıklık getirmemizdir yani ilk başta tanımalıyız.


  3. Tanımlamadan sonra bir teorem (önerme) geliştiririz. Önerme dediğimiz atıyorum “Bütün otobüsler motorinle çalışır” gibi


  4. Önerme bizim hayatımızı geliştiren kavramlardır ama kesinlikle dediğimiz şeyleri ispatlamalıyız. Bu ne demek oluyor biliyor musunuz? Matematik dürüst olmak demektir. Ağzımızdan çıkanı kulağımızın duymasıdır. Bunun kötü yanı, siyasetçi olamayız. :)


  5. Önermenin sonucu önermenin doğruluğu önemli değil doğru ispatlanması önemlidir. Mesela benzinle çalışan bir otobüs örneği verebilirsek önermemiz geçersiz olur. Aksi durumlar için örnekle ispat verebiliyoruz ama doğru için türlü türlü ispatlar vardır.

Siz de matematik tarihini merak ediyor musunuz, kısa matematik tarihini okuyunuz. Daha sonra Cin Ali’nin marifetlerine geçeriz olur mu?


Editörün dipteki notu: Yazı burada bitiyor, malesef. Tabi, Muzaffer'in matematikle ilgili yazıları bitmiyor. Kaleme aldığı yazılardan bazıları şunlar:

[resim: kee wee]

Kişisel Gelişim Hikayesi: E Sayısı

Perşembe, Nisan 17, 2008
0 elemanlı yorum kümesi
Kişisel Gelişim Servisi - Logaritma alanında yıllarca çalışmış, saçını süpürge olarak kullanmaktan yorulmuş bir sayının hikayesi. Mutluluğu aramak için çareler düşünmüş ve cebir alanında çalışan perilerden yardım almış. Bakalım E, gerçekten mesut ve bahtiyar olabilecek mi?

O, garip bir sayıydı. Diğer sayılar tarafından anlaşılması biraz uzun bir zaman aldı. Logaritma çalışmalarında E sayısının varlığını kabul etmek herkes için pek kolay olmadı. Arkadaşları bile, başlarda kendisine inanmadı. Hayatından memnun gözükmüyor, fd gibi aynalardan kaçıyordu.


“Ben diğer sayılardan daha çok çalışıyorum. Ama kimsenin umurunda değilim.” diye düşündü.

Bunları duyan, matematik perisi koşup geldi. Selam vermeden, halini hatırını sormadan,

“Doğal logaritmik taban olacaksın” dedi. Sonra cebinden bir kimlik çıkarıp ona verdi. Sonra peri, “güle güle” bile demeden koşarak gitti.


Sonra, bu nüfus cüzdanı yüzünden çevresindekilerce bir sürü soruya maruz kaldı. Bu durum Kral’ın ilgisini çekti. Bütün logaritma işlemlerinde işe yarayabileceğini düşünmüştü kral. E sayısı, sarayı ziyareti sırasında gördüklerine hayran kaldı, kralın ne dediği umurunda değildi. Kral sabit bir sayı idi. Bu yüzden pek üzüldü.



“Ben de sabit bir sayı olmak istiyorum” dedi. Gökten başka bir peri koşarak geldi. Diğer perilerden biraz şişmandı ve hayli terlemişti. Peri teri soğumadan, boşu boşuna buraya kadar geldiğini anlattı durdu. Çünkü, E sayısının nüfus cüzdanında sabit bir sayı olduğu zaten yazılıydı. Derken, onu kral yapma kararı aldı peri ve oracıkta tacını taktı. Şimdi eskisi gibi çalışmıyor, aptal kutusunun başından kalkmıyordu.

Günlerden bir gün, 14 Şubat’tı. Pek anlamsız bir nedenden ilan edilen sevgililer günü, tüm yurdu esir altına almıştı. Küreselleşme yüzünü gösteriyor, herkes israf yapmak için kendisini paralıyordu. Ben de pi sayısı gibi aşkın sayısı olmalıyım diye düşündü, herkes onu konuşmalıydı. Çok geçmeden aynı şişman periden telefon geldi. "Kendisinin kimlik bilgilerini gözden geçirmesini, aşkın sayısı bilgisini onaylıyorsa 2’ye, onaylamıyorsa 1 ‘e basmasını" söyledi. Haliyle kabul etti. Artık, gerçel katsayıları olan bir denklemin köklerinden biri olarak ifade edilmesine, pergel ve cetvelle bir doğru parçası olarak gösterilmesine gerek yoktu. O, aşkın sayısıydı.



E sayısı, pi’nin varlığından huzursuzluk duyuyordu. “Neden ben ondan daha popüler değilim” diyordu.

Gökten başka bir peri geldi ve onu pi sayısı yaptı. Ama doğrusunu isterseniz, büyük bir yükün altına girmişti, E. İşte birden anladı, kuvvetin kaynağının mutluluk olduğunu. Derken pişmanlıkla haykırdı: "Eskisi gibi normal bir sayı olmak istiyorum!"

Peri onun bu anlamsız dileğini yerine getirdi. Şimdi o sayı yine logaritma işlemlerinde çalışıyor. İşi ağır ve aylığı az; ama yaşamı seviyor ve mutlu.

Örneklerle Komik Spam Mail

Çarşamba, Nisan 09, 2008
7 elemanlı yorum kümesi
Komik Mail Servisi -Posta kutumuza istemeden gelen sevimsiz spam mail sayısı sürekli bir artış gösterir. Bu artışla beraber, bu e-mektupların içerdiği yalancılık ve düzenbazlık numaraları da haliyle yükselişe geçer.


Şimdi hazırladığımız bu örnek spam maili yazarken, bir ara efsane olmuş Nijeryalı arkadaşların yazdıklarından esinlendik. Üstelik bununla yetinmeyip, bu spam e-postaya cevap bile yazdık. Dileriz, kazdıkları kuyuya düşerler ve dileriz bir atasözümüz daha gerçekleşir.


(Hatırlatmakta fayda var, spam mailler genellikle ev adresi, müşteri numarası gibi özel bilgilerinizi ele geçirmek için büyük uğraş gösterirler. Neyse, işte geliyor, ilki.)



Merhaba,

Bizler, çember ve daireler için durmadan çalışan pi sayısı adına bir cemiyet kurduk. Amacımız, pi sayısının kaybolan rakamlarını bulmak. Bu sayının herkes gibi sadece son iki basamağını biliyoruz. Bu yüzden normal olarak, 3,14 kullanıyoruz. Halbuki, diğer basamaklardaki rakamları bulabilirsek, bu pi sayısı daha çok işimize yarayacaktır.

Derneğimiz, bizim gibi düşünen insanlarca kısa sürede büyük bir ilgi gördü. Diğer sivil toplum kuruluşları ve görsel basın tarafından hayli alkış aldık. Pi ‘nin diğer basamaklarında yaşayan sayıları aramak için dernek üyeleriyle büyük bir arama tarama faaliyetlerine giriştik. Ama tabi, şu ana kadar pek başarıya ulaşamadık. Hayır, doğru yerde aradığımıza eminiz, evimizin arkasına bile baktık mesela.

Şimdi, bizim bu mücadelemizi desteklemek isteyen gönüllülere ihtiyacımız var. Lütfen, bize kredi kartı numaranızı iletin. Pi’ye yardım etmek, herkes gibi sizin de bir göreviniz olmalıdır. Bu arada, kredi kartı numaranızı yazmayı unutmayın demiş miydik? Lütfen yazın.

Pi derneği olarak sizleri çok seviyoruz.


Sevgili Pi Derneği,

Sizlere verecek kadar paramız yok çünkü elimizde avucumuzda ne varsa “E sayısını koruma ve kollama” derneğinin kurulması için kullandık. Derneğimizin amaçları, neredeyse aynı. Bildiğiniz gibi E ‘de Pi gibi sabit bir sayı ve ne yazık ki, bu E sayısı da birçok basamağındaki rakamları kaybetmiş. Ama ne yazık ki, sizin gördüğünüz kadar ilgi gelmedi. Derneğimizin kapısından kedilerden başka kimse girmedi.

Bize yardım etmek isterseniz, kredi kartı numaranızı yazın. Unutmayın ki, E sayısı da özgürlüğü hak ediyor. Tıpkı diğer sabit sayılar gibi!

resim: schwa

Sitenin yazarı

Erdinç Korkmaz