google-site-verification=Q6ZwQRXiOaJnqS-cgg4nFfP_c10yadaNmmrIUXuvb9w 2007 | aylak abaküs*



Icon
Icon
Icon
Icon
Icon
Icon

Yılbaşı Eğlencesi İçin Özel Hazırlıklar

Cumartesi, Aralık 29, 2007
3 elemanlı yorum kümesi
Yaklaşan pespaye yeniyıl sevinci ile birlikte anlamsız heyecanlar gibi, tüketim çılgınlığı da artıyor. Süslemelerle dolu vitrinlerin önünde yaşanan bir hayat, bizleri kapıda karşılayan ve israfın sembolü olan bir adet noel baba ve onun belirsiz geyikleri ve geyik sohbetleri... Ardından indirim fırsatları da olmaz mı, olur tabi.

Kümelerin yaşadığı şehirlerde bunlar alışılmış birer fotoğraf kareleri gibi her yerde. Hazırlıkların bitmesiyle başlayacak olan seviyesi düşük yılbaşı eğlenceleri ise sabırsızlıkla bekleniyor.

İşte yeni kurulan bir şirket, bütün bu fırsatı iyi değerlendiriyor. Amaçları sahip olunan bütün elemanlara bir iki gün emanet olarak almak. İşte, kümelerin daha rahat vakit geçirmesini sağlamanın peşinde olduğunu söylüyorlar. Yılbaşı gecesi kümelerin sahip olduğu elemanlara gözü gibi bakacağına söz veriyor.

"Elemanın Bizim de Elemanımızdır!" sloganının etkili olması bekleniyor.

Bidolu Noel Baba 'dan oluşan Noel Babalar Kümesi ise, ne yapacağı konusunda henüz kesin bir karar veremedi. Saat tam 24:00 'de bir sonuca varmaları bekleniyor.

Neol Babalar kümesinin 2008 yılı için yayınladığı bildiride yer alan bazı mesajlar var. Onlar da şöyle:


- 2008 yılında bütün kümelerin evrensel küme olmasını diliyoruz!
- Kümelerin bir araya getirmek için uğraştığı elemanların hiç ayrılmamasını istiyoruz!


Yeni Mim Dalgası: Blog Yazarlığı Hakkında

Perşembe, Aralık 27, 2007
0 elemanlı yorum kümesi
Aylak Abaküs 'ün blog yazarlarının ne yiyip ne içtiğini merak etmek yerine başkaca sorular bizi bulabilirdi ve buldu da. Biz de oturduk yanıtladık.


(photo by striatic)

1- Blog yazmaya ilk defa nasıl başladım?
Solar: Önce Spaces'de kişisel blog tutmaya başladım sonra Blogspot'a geçtim.
Yetenek avcısı Aylak Abaküs beni orada keşfetti,
sağolsun beni buraya çağırıp ihya etti:)
A. Abaküs: Blog sitesinin ne demek olduğunu keşfetmekle başladı sanki.
Tabi, bunu öğrenebilmek için de, bir arkadaşımın şunun gibi bir blog sayfası olması
lazımdı. (Böylelikle sizin de bir sayfanız oluveriyor, evet bu böyle.)
2006 Yazı gibiydi ve kişisel günlüğümü açtım ve olaylar gelişti.
Blogger ile arkadaş olmak sahiden hoşuma gidiyordu.
Bir kere bütün dertlerimi sabırla dinliyordu, beni anlıyordu.
Ama sonra, abesle iştigal etmenin pek keyif vermediğini gördüm.
Kapattım. Günlük olaylardan çok, içerik peşinde olmalıydım.
2- Blog yazılarımın konusu belli bir çizgide olması için çaba gösteriyor muyum?
A. Abaküs: Evet, sadece basit mizah yazılarım olsun istemiyorum.
Bu yazıları Umut Sarıkaya gibi güzel insanlar yazıyor zaten.
(Gidin uykusuz dergisi alın okuyun.)
İstiyorum ki, içinde biraz da olsa sayılar olsun,
sonra üçgenler, kareler filan.
Bunlar olmadan “tamam süper olmuş” şeklinde bir sesi bulamıyorum,
onu kaybediyorum.
 Solar: Bu blog için evet; kişisel blogum için hayır.
Burada yazdığım yazının ilk olarak okunabilir
ve bir şekilde matematikle alakalı olmasına dikkat ediyorum,
ikinci olarak da başarabilirsem eğlendirici olmasına:)
 Kişisel blogumda ise beğenilme kaygım yok,
o an ne düşünüyorsam onu yazıyorum (
bi’ ara yazıp sonradan bloga aktarıyorum ya da).
3- Blog yazmak için gün içinde bazı şeylerden feragat ediyor muyum?
A. Abaküs: Bazen, evet.
Solar: Hayır. Gün içindeki aktiviteler için blogdan feragat ediyorum
ya da böyle düşününce rahat hissediyorum kendimi diyelim:)
4- Blog yazmak benim için eğlenceli bir uğraşken şimdi artan bekleyiş yüzünden zorunlu bir hal almaya başladı mı?
Solar: Eh eh, adımız üzerinde bakınız 'aylak' diye:P
Şaka bir yana, Aylak Abaküs'te uzun süre yeni bir yazı görmeyince üzülüyorum,
ama şu da var; niteliksiz içeriktense az ama öz yazı olması daha iyi.
Buranın bir misyonu var sonuçta:) Yine de eğlenceli diyebilirim,
çünkü biz kalabalık olmasak dahi eğlenceli bir ekibiz.
A. Abaküs: Blog yazmayı zorunluluk olarak düşünmemeye çalışıyorum.
Düşündüğüm zamanlarda ise, internetle arama mesafe koyuyorum,
tam da o sırada “dön bak dünyaya” şarkısı başlıyor, onu dinliyorum,
pinhani ile beraber söylüyorum,
bir de gerçekten doğru söylüyorum.
5- Blog yazmayı daha ne kadar sürdüreceğim?
Solar: Evimde sorunsuz bir bilgisayar ve internet bağlantısı olduğu sürece.
Yanında bir de kahveye hayır demem:)
 
A. Abaküs: Bunun için, ya sayılarla ya da geometri çalışanlarıyla küsmem gerekiyor.
Ama önce hangisiyle küsmeliyim; buna karar veremiyorum.
Bir sonuca varmam Demirel ‘in siyaseti bırakması kadar uzun sürer gibi.

Sevgili Ege Mavisi 'nin isteği üzerine hazırlanmıştır.

Hangi işlemsiniz?

Pazar, Aralık 16, 2007
1 elemanlı yorum kümesi
Doğduğunuz ayın denk geldiği işleme bakarak işlemlik özelliklerinizi öğrenebilirsiniz, buyrun...

Ocak-Mart, Toplama İşlemi:

İşlem sizin için 'eğlence' demek. Sayılarla birarada olmaktan hoşlanıyorsunuz. En ufak bir şeyden bile kendinize mutluluk çıkarmak sizin için çocuk oyuncağı; hatta sizin için sayı demek mutluluk demek. Ancak bu şekilde davranmanız diğer sayıların sizi çokta ciddiye almamasına neden olabilir, bizden söylemesi...

Nisan-Haziran, Çıkarma İşlemi:

İşlem sizin için 'iş' demek. İşlemlere katıldığınız andan itibaren 'bitse de gitsek' tadında yaklaşıyorsunuz olaya. Fakat unutmayın ki işlemler sizin hayatınızın çok büyük bir kısmını oluşturuyor. Diğer sayılarla da duygu ve düşüncelerinizi paylaşmalı, bulunduğunuz ortamın güzelliklerini görmeye çalışmalısınız, yoksa zaman geçmek bilmez...

Temmuz-Eylül, Çarpma İşlemi:

İşlem sizin için 'stres' demek. Çok gerginsiniz. En ufak bir problemi bile büyütüp kendinizi harap ediyorsunuz. Unutmayın ki keskin sirke küpüne zarardır. Bazı olayları görmezden gelmeyi öğrenmeli ve biraz daha sakin olmalısınız. Böyle davranarak bütün sayıları kendinizden uzaklaştırıyorsunuz. Ha bir de, sinir stres nereye kadar yani...

Ekim-Aralık, Bölme İşlemi:

İşlem sizin için 'hayal kurmak' demek. İşlemler esnasında kendinizi bir oyundaymış gibi düşlüyorsunuz. Fakat bu işlemler sırasında zaman zaman inanılmaz hatalar yapmanıza yol açıyor. Biraz gerçek dünyaya dönmenizde büyük yarar var. Uçuk fikirleriniz sayesinde siz de epeyce bir uçmuşsunuz...

Galiba en güzeli bütün işlemlerin güzel özelliklerini biraraya getirip dört işlem olabilmek ha, ne dersiniz...

Nüsuf Cüzdanını Kaybedenlere Yardım Dernegi

Çarşamba, Aralık 12, 2007
0 elemanlı yorum kümesi
Ünlü hayırsever Sami Dikdörtgenoğlu tarafından geçtiğimiz günlerde derneğin açılışı yapıldı. Açılışa çok sayıda davetli katıldı. Nüsuf cüzdanlarını kaybedenlere haksızlık yapıldığı dile getirildi, sonra da yapılacak çalışmalar şöyle sıralandı.

  • Kimliğini kaybeden arkadaşlar en çok diğer geometrik şekillere benzetiliyor. Bunlardan ilki paralelkenarlar… Dikdörtgenler paralelkenarlara asla benzemezler. Kimliğimizi kaybedebiliriz ama, bizi biz yapan özelliklerimizi asla! Paralelkenar arkadaşlardan bir farkımız var bizim. Biz paralelkenarların dik açılarla bezenmiş haliyiz. Bu unutulmayacak. Kimliğini kaybeden arkadaşlar da yanlarında açıölçer bulunduracak, bu yanlış düşünceye bir son verecek.

  • Kare dostlarımız ile yaşadığımız benzerlik var bir de. Ama tabi, kenar ölçüleri konusunda biz onlar kadar titiz değiliz. Bizim için kenarlarımızın hepsinin eşit olması gerekmez. Bunu kanıtlamak için, tabi ki yanımızda cetvel taşımalıyız!

  • Alanımızın ve çevremizin nasıl hesaplanması gerektiğini bilmeyen kimseler var hala! Bundan ötürü yanımızda formüller kitabını taşımalıyız! Tabi bütün bu formülleri kanıtlamak için de cetvellerimizi kaybetmemeliyiz. Tam olarak bunları yapmalıyız, evet.

Gecenin sonunda dikdörtgenler ile ilgili şu dikdörtgen oyunu ve bu dikdörtgen oyunu adlı oyunları oynadılar.

Davete katılmak isteyenlere girişte kimlik araması yapılması ise,
hayli dikkat çekti.

Çocuklar için Matematik Oyuncakları

Cumartesi, Aralık 01, 2007
0 elemanlı yorum kümesi
Oyuncakların çocuk gelişimi üzerindeki etkilerinin elbetteki pek bi' olumlu olmasını isteriz. Matematik eğitimi düşünüldüğünde de bu toz pembe tablo karşımıza çıksın diye bekleriz. Bundan ötürü ortaya çıkan ürünler hayli sevimli. (Bak: Matematik oyuncakları-1 ve Temel Matematik Oyunu ve bir de Sayılı Oyunlar)

Şimdi de youtube' a bağlanıyoruz. İlk konuğumuz Lonpos piramiti. Tetris gibi işliyor sanki. Bu yüzden oynaması kolay gibi.



İkinci olarak kuklalar akla gelebilir. Ak sakallı dedeleri görmek pek sevindirici, mesela.



Son olarak sloganımızın "kendi oyuncağını kendin yap" olduğunu unutmadan söyleyelim.

İzinsiz Evcil Sayı Besleyenler Kulübü

Çarşamba, Kasım 28, 2007
1 elemanlı yorum kümesi
Sayı doğrusundaki evlerinden firar eden bazı sayılar, insanlar tarafından yetiştirilmeye devam ediliyor. Üstelik matematik yetkililerince onca uyarı cezası almalarına rağmen.


Bugünlerde hemen herkes evinde bir evcil sayı besliyor. Onlarla birlikte yürüyüşe çıkılıyor, birlikte uyunuyor, birlikte televizyon başında pinekleniyor, ve vesaire. Büyüyen yalnızlıklarını unutmak isteyen insanlar hallerinden oldukça memnun. Bütün dertlerini sıkılmadan dinleyecekleri, bütün hesaplarında yer alacak bir sayıları var, artık. Kendilerini özel bile hissedebilirler, mesela. İşte bundan ötürü, bu çılgınlık çok moda.

Komşuluk değerlerinin giderek değer kaybettiği şu günlerde, evcil sayılar giderek değer kazanıyor. Öyle ki, insan ilişkilerini boşveren sayı besleyen insanlar, bir araya geliyor, adına kulüpler kuruluyor. Yarın akşam düzenlenecek geceye yanlarında evcil sayıları ile katılım gerçekleşecek. Elbetteki sadece ve sadece çok özel sayıları konuşulacak. Evcil sayılarının basamak değerlerinin artışını gösteren bir film gösterisi sunulacak. Geceye ayrıca ünlü sayı Pi ‘nin katılımı bekleniyor.

Evinde sayı yetiştirmek istemeyen bazı kimseler de başka başka yollar buluyor. Mesela yandaki yılanı besleyen bir hayvan sever onun bir sayı şeklinde durmasını istiyor. Özellikle 8 sayısı gibi kameralara poz vermesi için epey uğraş veriyor. Ama tabi, bunu pek beceremiyor.

[foto]

Kenarlar için rüya tabirleri-2

Perşembe, Kasım 22, 2007
0 elemanlı yorum kümesi
Rüya merkezimize başvuran bir kenardan...

"Sevgili Rüya Merkezi,

Ben bir dikdörtgendeki birbirine eşit uzun kenarlardan üsttekiyim. Rüyamda bulunduğum dikdörtgen aniden bir sahneye dönüştü ve üzerimizde elektrogitaristleri olsun, davulcusu solisti olsun, bir müzik grubu belirdi. Sonra solist havadan aniden düşen mikrofonu kaptığı gibi şarkı söylemeye başladı. Biz de dahil, herkes çok eğleniyordu.

Sonra aniden elektrikler kesildi ve solist çok sinirlendi adeta az önceki sevimli solist gitmiş yerine bambaşka biri gelmişti. Ben ne yapacağımı şaşırmış, ordan oraya koşuştururken uyandım...

Sizden ricam bu rüyanın ne anlama geldiğini benimle paylaşmanızdır. Şimdiden çok teşekkürler..."

Rumuz: Zavallı kenar

Sevgili zavallı kenar, bu rüya hayatında bazı değişiklikler olacağına işaret ediyor(sen de tahmin etmişsindir gerçi). Mesela bir kareye kenar olabilir ya da dik üçgende çalışmaya başlayabilirsin. Ancak yaşamındaki bu değişiklikler esnasında karşılaşacağın güçlükler zaman zaman seni vazgeçme aşamasına kadar getirecektir. Elde edeceğin başarı ise tamamen bu konuda gösterdiğin sabra ve azme bağlı. Sakın yılma ve başarıya giden yolda gece gündüz çalışmaya devam et. Eğer yılmazsan çok başarılı ve mutlu bir gelecek seni bekliyor olacak. Gözlerinden öperiz...

Matematik Öykü Yarışması

Cuma, Kasım 16, 2007
0 elemanlı yorum kümesi
Hacettepe Üniversitesi'nin bu sene 1.si düzenlenen
Matematik Öyküleri ve Oyunları Yarışması sonuçlandı. Birbirinden güzel çalışmalar var.
[Bak: Matematik öyküleri]


Ben mi? Evet, başvuru yapmak isterdim. Hem de çok.

Nokta ve Doğru Parçası -Bir Geometri Filmi

Pazar, Kasım 11, 2007
0 elemanlı yorum kümesi

Başrolde başarıyla yer alan nokta ve doğru'dan sürükleyici bir film. Altın Abaküs Film Festivali'nde bütün dallarda aday olmayı hak ediyor. Çarpıcı bir başyapıt.

Düzgün Yedigen’in Sempatizanları Yakalandı

Cuma, Kasım 09, 2007
0 elemanlı yorum kümesi

Yasadışı “Düzgün Yedigen” üyeleri dün geometrinin başkentinde büyük bir yürüyüş düzenledi.

Geçtiğimiz günlerde nasıl olduysa, bir araya gelen bir grup kendini bilmez geometrik şekil, ellerindeki “Düzgün Yedigen” posterleriyle poz verdi. Hazır toplanmışken bir iki tane de slogan atmayı unutmayan göstericiler, polislerle çatışmaya girmeyi de ihmal etmedi.

Göstericiler polislerden kaçarken yediye ayrıldıkları gözlerden kaçmadı. Her bir gösterici yedi yoldan birisine kaçtığı sırada yedi kere slogan atmaya çalıştı. Ardından Pamuk Prenses’in arkadaşı yedi cücelere seslenerek kendilerine destek olmasını, davalarının halka duyurulması gerektiği söylendi.

Yapılan basın açıklamasında, Düzgün Yedigen’lerin pergel ile çizilmemesinin kabul edilemez bir durum olduğu üzerinde duruldu. İstedikleri zaman yanlarında olmaları için, bir an önce yetkililerin harekete geçmesi gerektiği öne sürüldü. Bu durumun kendilerine oynanan bu oyundan başka birşey olmadığını düşündüklerini dile getirdiler.

[fotoğraf alıntıdır]

Kenarlar için Rüya Tabirleri -1

Pazartesi, Kasım 05, 2007
0 elemanlı yorum kümesi

Rüya Merkezimize başvuran kısa bir |AB| kenarına kulak veriyoruz, büyük hayretler içerisinde gördüğü rüyayı okuyoruz:

Durun baştan başlayayım. Önce kendi etrafımda şöyle bir dönmeye başladım. Aslında başım mı dönüyordu yoksa, etrafımdaki eşyalar mı tam anlayamadım. İşte bunu anlamak için biraz zaman geçmesi gerekiyordu ve belirli bir zaman geçti, yani bayılmışım.

Ayıldıktan sonra, kendimi bir çember içerisinde bulmuştum. Etrafım sarılmıştı resmen. Geometri kitaplarında görmüş olduğumuz kiriş kelimesi geldi aklıma. Sonra birden kulaklarıma o garip fısıltı geldi. Ak sakallı, gözlüklü ve tek dişi kalmış bir ses "Sen kiriş oldun." diyordu. Ben bunu anladıktan sonra bile devam etti, sanki beni korkutmak istiyordu ses. Ben de haliyle korktum ve yeniden bayıldım.

Ayıldıktan sonra, yanımda başka bir kenar belirdi. Bana durmadan gülümsüyordu. Adını sordum hemen, ben teğet dedi. Onunla aramızda güzel bir açı oluşmuştu. Biz de adını "x açısı" koyduk. Bütün bunlar olduktan sonra bir defa daha ayılmayı bekliyordum ama olmadı. Bütün bunlar ne anlama geliyor. Kısmetimin çıkıp çıkmadığını merak ediyorum.

Rumuz: Pembelim kenar.

Sevgili |AB| kenarımız, diğer kenarlar gibi sen de çember içerisinde görev alabilirsin. Bunda hayret edilecek birşey yok. Yani bu bir kısmet sayılmaz. Ama şu var ki, aranızda oluşan "x açısı" gördüğü yayın yarısına eşittir. Çemberde açı konusunu unutma sakın. Bunu sana fısıltıyla söylemek isterdik ama, hem biz dede değiliz hem de durup dururken bayılmanı istemedik.
İyi uykular, tatlı rüyalar...



Bir Geometri Projesi: Piknik Malzemeleri

Perşembe, Kasım 01, 2007
0 elemanlı yorum kümesi

Geometrik şekiller ile piknik malzemeleri üretilebilir, hatta ufak bir hevesle bu mevsimde piknik bile yapılabilir. :)

Yeni Süper Kahraman: AçıAdam

Pazar, Ekim 28, 2007
2 elemanlı yorum kümesi

Haber merkezimize bu sefer yeni bir haber değil, yeni bir kahraman ulaştı. Geometri çalışanları için kendini adamaya hazır olan, AçıAdam ilk görev yerini dik üçgenler olarak belirledi.


Yıllardır yaşanan sıkıntılar, acılar ve başka başka dertler için hemen harekete geçeceğini de söyledi. Herkesin gönlünde kurulmaya hazır bir tahtın olduğunu ekledi.



  1. Bundan böyle hiçbir hipotenüs, diğer iki dik kenarı rahatsız edecek davranışlarda bulunmayacak. Emekli ve dul olan bazı dik kenarlar, iç işlerinde bağımsız olacak.

  2. 90 derecenin karşısına geçebilmek için, yaşanan izdihama bir son verilecek. Haksız bir şekilde yerleşen kenarlara, bir bir hesabı sorulacak.

  3. Dik üçgendeki kenarlar, diğer kenarlara örnek bir yaşam sürdürecek. Erken yatıp, erken uyanacaklar mesela.

[resim alıntıdır]

Sayılar için Güzellik Sırları

Çarşamba, Ekim 24, 2007
2 elemanlı yorum kümesi

Güzelliğin eski anlamını yitirdiği hatta içinin boşaltıldığı birbirinden güzel günler yaşıyoruz.

Sayılar için belirlediğimiz güzellik sırları ile bütün bunlara son vermek niyetindeyiz. Belirli kalıplar sunacağız, bildiniz. Sizin de uygulamanızı istiyoruz ve uygulayanlar için geçici de olsa büyük bir mutluluk vaat ediyoruz.

1- “Basamak değeri mümkün olduğunca artırılmalıdır. Diğer rakiplerinizden öne geçmeniz buna bağlıdır, tabi. Sayı doğrusunda göze çarpmanız gerekir, bunu unutmayın.” şeklinde davranmayın elbette. Biz bütün bunları boş verin demek istedik, sizleri kandırdık, evet.

2- Sürekli dayatılan estetik operasyonları yerine, sadece dört işlem yapmanız yeterli. Yani, ikisi de aynı sayılır. Tabi, görünüşünüz ve değeriniz değişebilir ama, özünüzde yine bir sayısınız, bunu unutmayın.

3- Kendinize ait becerilerinizi ortaya koymaya bakın. Hani başka sayılara tam olarak bölünebilmek gibi meziyetler olabilir mesela.

Aylak Abaküs Magazin Servisi

[fotoğraf alıntıdır]

Fraktal Sever DNA Zincirleri

Çarşamba, Ekim 24, 2007
0 elemanlı yorum kümesi
Genetik bilgileri taşımaktan sıkılmayan bir DNA var, vücudumuzda ve ders kitaplarında. Hatta hücre çekirdeğinde mütevazı bir hayat yaşadığını biliriz.

DNA ile geometri üzerine yaptığımız görüşmelerden sonra, kendisinin tam bir fraktal geometri sever olduğunu söyleyebilirim. Aşağıda yer alan videoda da başrolde oynayıp, zincirlerinin nasıl dizildiğini gözler önüne seriyor, öklit geometrisine bir süre nanik yapıyor.





Hem sonra bu dizilimleri legolarla şu adreste anlatıldığı gibi yapabilirsiniz.

Heykel Sanatı İçinde Kullanılan Geometri

Pazartesi, Ekim 22, 2007
1 elemanlı yorum kümesi




Yılmaz Zenger, bir matematikçi değil, bilemediniz. Kendisinin çok yönlü bir sanatçı ve hatta tasarımcı olduğu doğru. Bir de içindeki geometri sevgisini kaybetmemiş bir insan ve geometriyi heykel sanatı ile ilgili çalışmalarında kullanmış.

Süreklilik adlı sergisi'nde yer alan eserleri için videoda anlatılan Mobius Şeridi düşüncesini kullanıyor.

"Birinin bitip diğerinin başladığı yerde, bitenin sonlanmış biçimi ile başlayanın canlı kırmızı dinamik yapısı birbiriyle tam örtüşüyorlar, fakat yönleri farklılaşarak. Böylece birbirinin içine geçmiş 6 katman, 6 ayrı kültür, 6 ayrı yaşanası olay veya dönüşüm, bir tasarımın veya bir üretimin 6 aşaması, 6 kırılma noktası yaşayan bir süreç dile geliyor..." (Cumhuriyet Bilim Teknoloji Eki, 12 Ekim 2007)

Bütün bunları gördükçe etrafımdaki nesnelerin başladığı yere dönmesini ve kendini tekrar etmesini diliyorum. Hatta sirklerde karşımıza çıkan, esnek vücutlu plastik insanların bayramlarda bir araya geldiğini düşünüp,
mutlu bile oluyorum.

Pascal Üçgeni ile Özel Röportaj

Cuma, Ekim 19, 2007
2 elemanlı yorum kümesi
Sevgili pascal üçgenimiz bizimle röportaj yapmayı nihayet kabul etti. Kendisi ile konuşmak bizim için büyük bir mutluluktu. Kendisinin oyunu bile yapılmıştı ve görüşmeye gittiğimizde Pascal Üçgeni bu oyunu oynuyordu.

Böyle bir üçgen içerisinde olmaları için sayıları nasıl ikna ettiniz?

Sayılar hep bir arada olmak istiyorlar. Dört işlem yapmak için sabırsızlanıyorlar mesela. Bunları fark ettim. Bir de o sıralar binom açılımındaki katsayıların nasıl kolay bulunabileceğini düşünüyordum hep. Sonra işte, hoşlarına gidecek bir üçgen tasarladım. Böylelikle hem sayılar dört işlem yapabilecekti hem de binom açılımındaki katsayılar bulunabilecekti. Bu fikir onların da hoşuna gitti ve benimle çalışmayı kabul ettiler.


Kendi içinizde tekrarlanan dört işlemler var. Bu sizi sıkıyor mu?

Hayır, asla. Sayıların bir araya gelip toplama işlemi yapması beni çok mutlu ediyor ayrıca. Bir kenarda durup olanları izlemek istiyorum bazen. Bir film şeridi gibi gözlerimin önünden geçsin istiyorum. Yönetmen koltuğunda da nasıl olsa ben varım. (Gülüşmeler)


Peki hangi alanlarda çalışmayı düşünüyorsunuz?

Bu üçgen, biyolojideki uygulamalar, matematik (olasılık mesela), istatistik ve pek çok modern fizik konularında uygulama alanlarım var.


Bu sizi diğer üçgenlerden farklı kılıyor olmalı. Sizi kıskanan oluyor mu?

(Gülüşmeler) Rekabet ortamı yaratmanın alemi yok. Herkesin ilgi alanları farklı bana kalırsa. Benim işimi başka bir üçgen yapamaz, ben de onların işlerini yapamam. Çünkü siz de biliyorsunuz ki üzerimde hiçbir açı taşımıyorum.


Peki gerçek bir üçgen olsaydınız hangi açıları taşımak isterdiniz?

Dik açıların farklı bir büyüsü var sanki. Bu yüzden yanıma kesinlikle bir 90 derecelik açı alırdım. Diğer iki açının hiçbir önemi yok benim için.

Bir Aşk Mektubu: Kenar Sevgisi

Perşembe, Ekim 18, 2007
0 elemanlı yorum kümesi

Sevgilim, AB Kenarım,

Sonunda yeni iş yerim beşgene yerleştim. Diğer dört kenar henüz gelmedi. Bu yüzden sana rahat rahat yazabilirim. Yoksa biliyorsun bu mektubu sana hayatta yazmazdım, “bak postacı geliyor” şarkısına boş yere eşlik ederdin. Çünkü, sen de biliyorsun ki, romantik biri olduğumu herkesin bilmesini istemiyorum.



Biliyor musun, beşgene yerleştiğimden beri burada durmadan hep aynı şarkı çalıyor. Üstelik bütün bu aynı şarkılar seni düşündüğüm anda başlıyor. Hayır postacı şarkısı değil, onu şimdi karıştırma. Bu başka türlü bir şey. Hani eski türk filmlerinde çalanlarından. İçinde fakir kız, zengin erkek ve saf aşk olanlarından. (Ah minel aşk.) Ve sürekli tekrarlananlardan. İşte bu şarkılara senin de eşlik etmeni öyle çok isterdim ki…

Düşün birazdan gelecek diğer kenarlarla eşit özelliklere sahibiz, (evet, düzgün bir beşgen olmak niyetindeyiz) ama hiçbiri umurumda değil. Senin özelliklerini düşünüyorum çünkü. Kaç tane noktan var bilmek istiyorum, mesela. Her seferinde unutuyorum çünkü, evet bildin. Neyse, bana uzun uzun anlatırsın artık, yazacağın mektupta.

Sevgiler,

[fotoğraf alıntıdır]

Sayılara sorduk...

Çarşamba, Ekim 17, 2007
2 elemanlı yorum kümesi
Elimize kalemimizi ve anketimizi alıp sokağa çıktık ve bizimle anket yapmayı kabul eden sayılara sorduk...

-Hayatınızdan memnun musunuz?

evet %98
hayır %2



-En beğendiğiniz sayı?


pi %89
e %11

-En sevdiğiniz geometrik şekil?

daire %93
dikdörtgen %6
üçgen %1

-Matematik dünyasından birinin hangi özelliğe sahip olması sizi etkiler?

sempatikliği %84
akıllı olması%6
güzelliği %5
geveze olması%3
tuhaf bir çekim gücü olması(şeytan tüyü) %2

-'Bu bizi anlatıyor' dediğiniz site?

Aylak Abaküs %100

Çokta gerekli olmayan yorumumuz:

Matematik dünyasında ağır problemlerde çalışanların dışında kalanlar hayatından genel anlamda memnun gözüküyor. Mesela bir açıya sorarsanız üçgenin bir köşesinde durmak çok eğlencelidir(bu size tuhaf gelebilir).

En beğenilen sayının pi olması tesadüf değil. Siyah-beyaz çekilen pi filmi birçok matematikseveri etkisi altına almış belli ki(ya da biz öyle sanıyoruz)...

Bakıyoruz da daire sempatikliği ile tüm matematik severlerin gönüllerini fethetmiş. Zaten bir sonraki soruya da bakılırsa çoğu sayının buna önem verdiği görülür.

Ehem, sitemizin tüm oyları toplaması bizim için sürpriz olmadı (işin içinde hiç hile yok diyemeyiz tabii)...

(resim)

Bayramlaşma Derneği Çalışmaları

Pazar, Ekim 14, 2007
3 elemanlı yorum kümesi
Ramazan Bayramı 'nın gelmesini fırsat bilen derneğimiz hemen işe koyuldu. Şimdiye kadar 450 'ye yakın geometri çalışanları barıştırıldı. Yaptığımız işleri bir not defterine yazmıştık. Evet, şimdi de bunları paylaşıyoruz.

- İstanbul' da oturan bir İkizkenar Üçgen'in kardeş kenarları arasındaki küslük sona erdirildi. Bundan böyle bir sıkıntı yaşanırsa, taban kenarı müdahale edecek.

- Ankara'dan başvuran ve bir Pascal Üçgeni içerisinde yaşayan sayıların her biri bundan böyle barış içerisinde yaşayacak. Kavga gürültüye son verecek.

(devam edecek)

Kişisel blog: Şeker Toplama Timi - Bonbon Bankası

Pazar, Ekim 14, 2007
1 elemanlı yorum kümesi

Bir ramazan bayramı sabahındaydık ve "şeker toplama timi" olarak bir araya gelmiştik. Üzerimizdeki bayramlıkları birbirimize gösterdikten sonra hedefimizi açıklayabilirdik. Hedefimiz bonbon bankasını kurmak ve ertesi güne kadar bu bankayı batırmaktı. Bunun için bildiğimiz bütün sahtekarlıkları yapmaya hazırdık.

3 ya da bilemedin 4 kişiydik. Dördüncü arkadaşımız bizden hayli küçüktü ve bizi takip etmekte biraz zorluk çekiyordu. Üstelik kimsenin elini tutmak istemiyordu, prensiplerine aykırı olduğu için. Şeker toplama timimizi 3 kişi zannedenleri her seferinde şaşkına uğratmaya başarıyorduk.

Mahallemize yeni taşınan matematikçi Sayıcan Amca bizdeki bu durumla ilgili problem sormak istediğini söyledi. Tabi, bilirsek harçlık bile alabilirdik. Bunu duyduktan sonra bulunduğumuz mekan birden değişti ve kendimizi Kim 500 Bin İster yarışmasında bulmuştuk. Sayıcan Amca ‘nın birden sakalları uzamıştı, hatta Haluk Bilginer ‘di evet. İşte şimdi soruyu alabilirdik, 70 milyon bizi bekliyordu. Soruyu sordu ve heyecanlı bir bekleyişin ve ufak tefek parmak hesapların ardından 4. arkadaşımız cevabın A şıkkı olduğunu söyledi. Ve biz de büyük para ödülünü kazanmıştık. Büyük bir sevinç içerisindeydik. Sayıcan Amca cebindeki bozuklukları çıkardı. Biz eşit bir şekilde bölüştüreceğini beklerken –yarışmanın kurallarını unutmuştuk- para sadece bir kişiye gitmişti. Ama olsundu. Şeker toplama timimiz büyük bir görev daha başarmıştı.

Yolda karşılaştığımız diğer timlere bunu anlatmalıydık ve önümüze gelene bir tekme atmadan başladık anlatmaya. Ama bütün bunlara hiç şaşırmadılar. Evet, Sayıcan Amca aynı soruyu onlara da sormuştu çünkü. Üstelik 4. arkadaşımız diğer timlerle işbirliği içindeydi. Bunun böyle olduğunu çok geçmeden anlamalıydık.

Şeker toplama timimiz acil olarak toplanma kararı aldı. Olduğumuz yerde toplandık ve diğer timlerle işbirliği içerisinde girmeyi kararlaştırdık. Sayıcan Amca ‘nın evinin önüne karargahımızı kurduk ve diğer timlerin gelmesini bekledik. Gelen timlerin arasına 4. arkadaşımızı katmayı biliyorduk. Sonra da gelsin paralar.. Bir iki timden sonra Sayıcan Amca pencereden bizim karargaha seslendi ve bize parmak salladı, üzerimize cebindeki şekerleri fırlattı. 4. arkadaşımız anlaşılan yakalanmıştı ve bizi ihbar etmişti. Bunları fazlaca düşünmeden yere düşen şekerleri topladık. Bonbon bankamızın kuruluşu için güvenli bir yer bulmak için oradan uzaklaştık. Sonradan aramıza katılan 4. arkadaşımızla okey oynayıp, topladığımız şekerleri yedik.

Akşam olunca Sayıcan Amca’dan özür diledik. Bugün bayram olduğu için şanslıydık ve hemen barıştık. Bizi içeri davet edip, ünlü matematikçilerin hayatını anlatmaya başladı. Biz de sıkılmadan dinledik, mutluyduk. Ben Goldbach olmuştum ve yakın arkadaşım Cahit Arf ile iyi anlaşıyorduk.

[fotoğraf alıntıdır]

Mim: Takılıp Kalmak

Pazar, Ekim 07, 2007
1 elemanlı yorum kümesi
Pilaki 'nin çağrısına kulak vermemek olmazdı. Hem sonra kötü günler için sakladığım bidolu ayrıntım olmalıydı. İşte yine sonra Ayrıntılar.com 'u düzenli olarak takip etmiş olmalıydım. İşte bütün bunlardan sonra aklıma şunlar geldi:

- Dedikodu yapan birisini oturup dinledik bir güzel, mesela. Sonra o gitti ve yanımıza başka biri geldi ve az önce yanımıza gelen için, 'vay be, ne dedikoducu adammış' şeklinde gereksiz bir cümle kurmuş olsak, biz de dedikoducu oluruz biraz. En iyisi kestirmeden onun anlattıklarını anlatmak, bir cümle ile sıyrılmaya çalışmamak, geç bunları dememek. Ya da tam tersidir, bilemeyiz.

- Trafikte akıp giderken, yan koltukta oturan hani durmadan müdahale eder ya dayanamaz çok geçmeden. İşte bütün bu çok çok iyi niyete rağmen yaşanacak kazanın sebebi kime aittir, hiç kestiremem, o anda trafik polisçilik oynamak bile istemem.

Dipten el sallayan Not1: Mim dalgalarını tek tek okuyacak kadar vaktim yok, benzerleri varsa, sıradaki parça, benzemez kimse sana olsun ve tüm benzer yazılara gelsin.
2: kimseyi mimlemek niyetinde değilim. sadece matematik delisi değil, takıntılardan ve ayrıntılardan bıkıp usanmış biriyim, evet.

Tehlikeler İçinde Matematik Dersi Çalışmak

Cuma, Ekim 05, 2007
0 elemanlı yorum kümesi
Matematik sever biri olduğu anlaşılan Jimmy oturup güzel güzel verimli ders çalışmak niyetindedir. Etrafındakiler hep bunu görmezden gelir ve olaylar gelişir.



Sayılı Rüya Tabirleri Yazı Dizisi -1

Perşembe, Ekim 04, 2007
2 elemanlı yorum kümesi

Rüyalar üzerine yaptığımız son derece uğraştırıcı araştırmalar sonunda sonuçlandı. Hemen hepsi tabi ki gündüz gözüyle anlatıldı, hayırlara vesile olması için bildiğimiz dualar edildi. Şimdi dilerseniz, rüya merkezimize başvuran bir sayı ile başlayalım:

Rüyamda bir mutlak değer içerisinde sıkışıp kalmıştım, çaresizdim, yalnızdım, düşünün annem bile yoktu yanımda. Bir de ışıkları birisi söndürmüş olmalıydı. Şimdi bile korkuyorum. Bu ne anlama geliyor?

Sevgili sayımız, bu rüyanın anlamı rüyayı gören sayının değerine göre değişir. Siz eğer artı bir sayı iseniz, korkulacak bir durum yok ortada. Hani belki yatmadan önce yediğiniz bir şey dokunmuştur. Yani boşuna kuruntu etmeyin. Mutlak değer içerisinde yazılmış şu masalı okuyun, biraz olsun rahatlayın.

Yok eğer, siz bir eksi sayı iseniz, o zaman biraz durun bekleyin. Hah, tamam buldum. Hayatınız, yani işte bütün alışkanlıklarınız ve bütün arkadaşlarınız vesaire bugünlerde değişebilir. Mesela, sayı doğrusundaki evinizden bile taşınabilirsiniz. Sıfırın sağ tarafına geçmek sizin için çok zor olmayacak. Evet evet, siz her an bir "artı sayı" olabilirsiniz. Ama ne zaman olacağınızı bilemeyiz. Bundan sonra yaptığınız dört işlemlere dikkat edin, düzenli beslenin, spor filan yapın.

Satranç Oyunu İçinde Akla Gelen Kolay Geometri

Salı, Ekim 02, 2007
0 elemanlı yorum kümesi
Gözlerimizi hamleler üzerinde saatlerce unuttuğumuz için söylüyorum: Satranç, küçük küçük kareler etrafında dönen bir oyundur. Sadece, mafya dizilerindeki gerzek repliklerde başrol olarak yer alacak değil ya, bu haliyle biraz da geometri için kullanılabilir. Mesela, bir ilköğretim projesinde yer alsın ve şöyle bir amaç akla gelsin:

"Vezirin satranç tahtası üzerinde yaptığı doğrusal hareketlerin birleşmesinde oluşan geometrik şekillerin tanıtılması ve bu şekillerin alanları ile çevre uzunluklarının hesaplanabilmesi." (kaynak)



Hem sonra, satranç tahtası üzerindeki kareler arasındaki mesafe, Manhattan mesafesini akla getirir. Şah ve yakın arkadaşı vezirin hareketleri ise Chebyshev mesafesinde ve aynı renk kareler üzerinde hareket eden filler ise yine Manhattan mesafesindedir, tabi satranç tahtasını 45 derece döndürürsek.

İşte bütün bunlardan sonra kendi satranç tahtama özel bir yer açtım, odamda. Ona sevdiğim şiirleri okuyorum, sevdiğim şarkıları seslendiriyorum, birlikte sevdiğim geometri sorularını çözüyorum, vesaire. Satranç tahtası olmayanlar ve az önce yazdıklarımı kıskananlar, varsa tabi, kendileri oturup uğraşsınlar. (Sevgi öyle kolay kazanılmıyor, evet.)

Sonra da enfes bir makale olan satrancın transandantal geometrisini ve şu klişe olan buğday hikayesini okusunlar, şaşırsınlar, hoşlarına gitsinler.

Uçan Kuşlardaki Geometri

Çarşamba, Eylül 26, 2007
0 elemanlı yorum kümesi

Kuş olup uçmak isteyenler için klasik bir giriş biliyorum ama, olsun: Kuşlar üzerinde biriktirdikleri onca küçük tüyle nasıl uçmayı başarırlar? İşin içinde biraz aerodinamik özellikler var hani, kuşlar havadaki dengesini yakalamaları gerekli. Ya da sahip oldukları küçük beyinleri (kuş beyinli hepsi) sayesinde ortaya çıkabilecek kararsızlıkları düzeltiyor olmalı. Derken, bir panel gibi çalışan kanatların aşağıya doğru süzüldüğünü görenler bir farklılık sezebilir. Çünkü bildiğimiz uçakların kanatlarının yaptığı açı hep yukarıya doğrudur.

Martı gibi havada süzülen kuşlarımızın kanatları koni biçimindeki bir geometrik şekle uydukları görülür. A model uçakların kanatlarındaki koni biçimindeki dansı sürüp gider, bütün bu hazırlıkları uçuşun süzülme hali açıklayabilir –tabi, uçağın kuyruğu gibi yüzeylerindeki ekler gerekli değildir. Ayrıca bünyenin havada kalabilmesi için eklemler ve iskelet sistemi de kanatlara yardım eder ve kanatlar da dikey bir koni şekilde yayılmaya başlar.


[şu adresteki yazıdan yararlanılmıştır.]

Fraktal Geometri 'den Mandelbrot Kümesi Gösterisi

Cuma, Eylül 21, 2007
7 elemanlı yorum kümesi


Bu videoda yer alan bu garip şekiller, meşhuuur fraktal'dır, bildiniz. Bunlar bazen bir araya gelmek isterler ve ortaya Mandelbrot Kümesi çıkar. Başka başka resimleri de var, tabi.

Filozof 121'den matisözler

Pazartesi, Eylül 17, 2007
2 elemanlı yorum kümesi
-Bünyesinde sadece iki tane 11 çarpanı bulunduran bir sayı diğer bütün sayılara lider olabilir.

-Ey sayıoğlu! Sen her işlem öncesi şöyle dua et;"Yar bana bir denklem" ve her işlem sonrası yine aynı duayı et.

-121 olmayan bir sayıya 121 olmanın ne demek olduğunu anlatamazsınız.

-Uzun çizgili kök içinde kalmakla övünen sayı, hücresinin genişliğiyle övünen mahkuma benzer.

-Dikdörtgen ol evlat!

-Bugüne kadar yazılabilmiş bütün sayılar sonsuz uzunlukta bir kumsalda bir kum taneciğinden fazla değildir.

-Bir sayının kendisi için yapacağı en büyük iyilik ertesi güne tekrar işlemlere katılmaktır.

-Çarpanlarınız sizden şikayet ediyorsa belki de haklıdırlar...

-Gülümse, yarın işlemler daha zor olacak.

-En büyük avuntu karmaşık sayı olmaktır.

Şimdi de Radyo Programı Dinle !

Cuma, Eylül 14, 2007
6 elemanlı yorum kümesi



Aylak Abaküs Radyosu - İstanbul. Frekans ayarlarınızla sizin yerinize oynama kararı alıp, radyoculuğa soyunduk. Önce bir kare bulduk, sonra onu radyomuza davet ettik. Geometrideki işlerini hallettikten sonra, programımıza katıldı, bizleri kırmadı.Tabi bütün bunlar olurken, yer yer sürç-ü lisan ettik, çünkü bir kareyi ağırlamak kolay değildi efendim. Bu yüzden affola demek niyetindeyim, bildiniz.


Radyomuza yardımlarını esirgemeyen ve radyo anteni almış kadar bizleri sevindiren ean'a ve tabi ki fea 'ya teşekkürler.

Asal sayılı börek tarifi

Çarşamba, Eylül 12, 2007
2 elemanlı yorum kümesi
malzemeler:
bir kase asal sayı
bir miktar doğru demeti
iki adet yufka
iki yumurta(bir tanesinin sarısı ayrılacak)
yarım çay bardağı zeytinyağı
iki kaşık yoğurt
tuz

yapılışı:
Yumurta, zeytinyağı ve yoğurdu derin bir kasede çırpın. Yufkalardan birinin her tarafına güzelce sürdükten sonra diğer yufkayı da üzerine bırakıp geri kalan sosu bu yufkanın üzerine sürün. Yufkaları önce dörde sonra sekiz parçaya ayırın.

Hazırladığınız asal sayıların içine bir miktar da ince kıyılmış doğru demeti ve tuz ekledikten sonra harcınızı kestiğiniz yufkaların içine mutlak değere eşit miktarda dağıtın. Üzerlerine yumurta sarısı sürüp çörek otu serpiştirin ki diyette olan dikdörtgenler bile daireye dönüşsün.

Önceden ısıtılmış 180°C fırında pişirin.
Afiyet olsun.

(resim,tarif)

Son Dakika: Kesir Çizgisi Virüsü Tehdit Ediyor!

Cumartesi, Eylül 08, 2007
2 elemanlı yorum kümesi

Kesirli Sayıların başkentinde başlayan bulaşıcı hastalıktan sonra, halk son derece tedirgin. Sayı doğrusundaki otoyollar tıkanmış durumda. Hastaneler hastalara cevap veremeyecek halde..

Ambulanstan daha çabuk bir şekilde hareket eden Bakanlar Kurulu toplanma kararı aldı. Acil masa toplantısında acil sandalyeler, acil kalemler ve kağıtlar kullanıldı. Alınan acil kararlardan sonra, aciliyetten kesirli sayılar için yeni vergiler çıkarılacak gibi gözüküyor. Tabi sonra, acil önlem paketleri de yer alıyor.

Kesir Virüsü herkesi tehdit edecekmiş gibi gözüküyor. Virüs özellikle kesir çizgisinde kendisine yuva yapıyor ve kesir çizgisini yok ediyor.

[fotoğraf alıntıdır.]

23 Numara 'nın Parodi Halinin Videosu

Perşembe, Eylül 06, 2007
3 elemanlı yorum kümesi


Sırf sıkıntıdan bu işe girdiklerini belirten videodaki tiplemeler, mart ayında gösterime giren 23 numara filminin parodi halini bizlere sunuyorlar. Ama tabi, başka bir sayı olan 46 ‘yı seçiyorlar. Filmdekine benzer bir sayı saplantısı bile varmış!

Televizyon Programı: Biri Sayıları Gözetliyor!

Pazar, Eylül 02, 2007
2 elemanlı yorum kümesi
BiriSayılarıGözetliyor (BSG) 'nin televizyonlara geri döndüğünü söyleyerek başlıyoruz, evet bildiniz. BSG evine yerleşen sayılar, şimdi hallerinden pek mutlu. Ama şimdi onlar orada dursunlar, yeni bir yarışmacı adayı daha dahil olacak. Tabi, BSG 'nin üçüncüsü düzenlendiği için, gelen yarışmacının üçe tam olarak bölünebilmesi gerekir, kural böyle. Bakalım aşağıdaki yarışmacılar kendisini nasıl tanıtacaklar, bakalım hangileri süper BSG evini girmeye hak kazanacak, bakalım bütün bunlardan sonra illerden gelen paylama sonuçları nasıl değişecek?

921 sayısı : Merhaba. Yarışmaya doğal sayılar şehrinden katılıyorum. Haliyle hayata pozitif bakıyorum. Bu yüzden sizlerden beni paylamanızı filan bekliyorum. Lütfen, üçe tam olarak bölünmeye hazırım. Beni paylamak için 921 yazın, boşluk bırakın, hayatınızdaki boşluklardan birini yazın, fazla uzun sürüyorsa yine boş verin, 921'e gönderin.

-702 sayısı : Eksi sayılar ruhunu yaşamak isterseniz beni paylayın. Unutmayın, bir sayının değeri zamanla anlaşılır. Eğer üçe tam olarak bölünebileceğimi düşünüyorsanız, 702 yazın, boşluk değil, - işareti bırakın, 702 'ye gönderin.

0 sayısı: Sayı doğrusunun tam ortasında öylece durmaktan sıkıldım. BSG evinde yenilik görmek istiyorsanız beni paylayın. Pay bölümüne sıfır, payda bölümüne üç yazın ve kararınızı verin. Tam olarak bölünebileceğimi düşünüyorsanız, sıfır yazın, 0 'a gönderin.

Karar sizin, sevgili BSG severleri.

Film senaryosu: Daire'yi kurtaran sayı

Cuma, Ağustos 31, 2007
0 elemanlı yorum kümesi
Daire diğer geometrik şekillerden gelen açıların tehditi altındaydı. Fakat bir rivayete göre tüm zamanların 1'de buluştuğu anda Daire'ye bir sayı gelecek ve Daire'yi bu tehditlerden kurtaracaktı. O tarih 11.11.1111, o saat ise 11:11:11 idi.

Bütün matematik severlere göre bu tamamen bir saçmalıktı. Hatta 11.11.1111 günü saat 11:10'da üst yetkili bir sayı:

-Gördüğünüz gibi ey matematik halkı saat 11:10 oldu ve halen Daire'yi kurtarması beklenen sayı Daire'yi kurtarmadı, salaklık bizde ki bugüne kadar oturupta bu sayıyı bekledik sizler gibi, çekilin önümden Daire'yi ben kurtaracağım!

Konuşma bittiği anda saatler 11:11:11'i gösteriyordu. Bütün dinleyiciler aynı anda:
-Haaaa!
dediler ve bir uğultudur başladı...

1 sayısı ise konuşmayı bitirdiği anda çoktan yola koyulmuştu. Üçgen gezegenleri uçan dairesiyle artistik hareketlerle geçti. Geometri galaksisinin en ucunda, işte bütün maviliğiyle parıldayan Daire oradaydı...

1 kolundaki saate baktı, uçan dairesinin teknolojinin sınırlarını zorlamasına rağmen yeterince hızlı olmadığını düşündü. Tarih 11.11.2007 olmuştu. 'Olsun.' dedi:
"Geç olsun da güç olmasın."

Daire'de ilkin top oynayan küçük sayıları gördü. Yanlarına gidip:
"Merhaba, ben sizi kurtaracak sayıyım."

dedi, gururla. Küçük sayılar ise:

"Ohooo, o sayı bir rivayete göre 11.11.1111'de saatler 11:11:11'i gösterirken gelip bizi kurtarmış zaten amca... Yani biraz geç kalmışsın sen, bak bize hiçbir açı saldırmıyor artık, sakinleşti hepsi sözümüzü dinliyorlar. "

1 geri dönmeyi göze alamadı, maazallah yolda falan ölebilirdi, ömrünün geri kalanında diğer küçük sayılarla top oynamaya karar verdi. O günden beri 1 sayısı bir acayiptir. Lakabı da 'Daire'yi kurtaramayan sayı'dır. Geldiği gezegen de matematikte geri kalmış gezegenlerin önde gidenidir. Yani en azından haber alma açısından öyledir, Allah başa vermesin tabii...

Haa bu arada, Daire'yi asıl kurtaran sayı ise asaldır, 11'dir.


[resim alıntıdır]

Yılın En Gözde Eğlence Mekanları & Merkezleri

Çarşamba, Ağustos 29, 2007
0 elemanlı yorum kümesi



Haber merkezimiz araştırıcı kimliğini ortaya koymaya devam ediyor. Bu haberimizde, gece hayatına ufak bir bakış atıp, sizleri aydınlatmaya çalışacağız.

Televizyon kültürünün bizlere sunduğu içi boşaltılmış eğlence dünyası, sadece tüketim halinde olmamızı istiyor, bunu biliyoruz. Üstelik bunları gözler önüne sermekte başka bir marifet, tabi. İşte böyle bir anlayış içerisinde olmadıklarını gösteren geometri elemanlarını unutmadık ve onlar için yılın en gözde merkezlerini derledik.

Çember Club: Girişlerde damsız kimse alınmıyor. Eğer bu halde iseniz, bu eğlence mekanına sadece teğet geçebilirsiniz, bizden söylemesi. İşte yanınızda bir pi sayısı bulundursanız, iyi ederseniz. Herkesin dikkatini çekmeyi başarırsınız. Çünkü içeride çember üretimi yapılıyor, evet bildiniz. Tabi bunun için yanınızda ne gerekirse işte, getirin.

Koordinat Cafe: x, apsis ve y, ordinat ‘tan oluşan bir alan sunuluyor, size. Burada herkesin noktası belirlenmiştir. Tabi, bu yüzden günler öncesinden yer ayırmak size kolaylık sağlayacaktır. Gelirken yanınıza te cetveli almayı unutmayın. Yoksa kapıda kalırsınız.

Yamuk Park: Yükseklik seçimleri size bırakılmış olan bu mekanda, güzel vakit geçirebilirsiniz. İşte kenar uzunluklarını fazla dert etmeyen bir geometrik elemansanız, daha rahat edebilirsiniz.

Hız göstergesinden 120 sayısı

Pazar, Ağustos 26, 2007
3 elemanlı yorum kümesi

Bu araba 120 ile gittiği zaman benim bayramımdır. Yani öyle böyle değil 'Asfalt ağladı be!' derim içimden defalarca, yalnız bunu duyan sürücüm daha fazla gaza gelip 120'yi geçer ben de ona 'Buralarda radar var abi dikkat...' derim yavaşlar yine gösterge gelir üzerimden geçer.

Gösterge çok hoş sohbet bir abimizdir. Arabanın şehiriçi trafiğinde dolaştığı günlerde arasıra bir merhabamız oluyordu ama bu aralar başka şehire gidip geldiği için araba daha sık görüşebiliyoruz. Bana dediğine göre 50'den nefret ediyormuş. Sürekli şikayet ediyormuş 50, 'Bak yine şehiriçinde hız yapıyor.' bu araba diye.

140'ı ise hiç görmemiş çok merak ediyormuş onu. Bir gün otoyolda 140'a gidip bir bakacağım dedi, 'Aman abi sakın yapma böyle bir şey yazık arabaya' dedim.

Düşünecekmiş... Umarım iyi düşünür.

(resim)

Bak, En Güzel Oyunlar : Eğlenceli Matematik Oyunları

Pazar, Ağustos 26, 2007
0 elemanlı yorum kümesi
Bak servisimiz bu sefer en iyi oyunları derledi. Önce flash oyunlar hizmeti veren bir site keşfetti. Sonra bunların arasından işe yarar olanları seçti. Sonra da olaylar şöyle gelişti :

Kum Saati : İki tane kum saati olan oyunumuzun amacı pek basit sanki. İki tane kum saatinin üzerinde yer alan dakikalara dikkat etmeye çalışmak lazım. Birisi 7 dakika, diğeri 11 dakika. İşte bu ikisinin oranından 15 veya 24 dakika elde etmelisiniz. Hepsi bu.

Köprü Trafiği : Köprünün bir tarafından diğer tarafa geçmek için yardım bekleyen insanlar görüceksiniz. İşte üzerindeki sayılara bakmak lazım önce, sonra da ellerindeki lambaya dikkat etmek. Lamba 30 dakika gibi zamanda dayanıyor. Tabi, köprünün başındaki insanların hızları farklı. Ona göre bir güzellik yapmanız gerekecek.

Tangram : Oyunda verilen küçük geometrik şekilleri iyi değerlendirip, bunları büyük şekilde yerleştirmek. Başka bir amaç aklıma gelmiyor, doğrusu da bu.

Sayı Avı : Hani bildiğimiz kelime avına pek benziyor. İşte verilen dört işlemlerin sonucu bulmaca içerisinde saklamışlar. Onu bulmak için fareyi sürüklemek gerekebilir.

Başka başka oyunlar da var tabi, onlar da şöyle sıralansın:

popüler oyun sudoku,
hanoi kulesi,
su kavonozları,

Haftalık Başarı Öyküleri: Bir Şirket Kuruluşu

Cuma, Ağustos 24, 2007
0 elemanlı yorum kümesi

Birazdan okuyacaklarınız, bir aile şirketi olan A kümesinin nasıl bir evrensel küme haline geldiğini anlatmaktadır. Bütün kümeler için ibret vericidir, evet bildiniz.



İş hayatına babasının yanında bir elemanlı küme olarak başladı. İşe başladığında 41 yaşından gün almıştı. Bunca zaman, etrafta aylaklık etmişti, yani boş küme olarak çalışmıştı. Ailesinin iş yeri vardı ama, babası boş küme olarak kabul edemeyeceğini söylemişti. Bunun üzerine birkaç sene hayata küsmüş, bütün elemanlardan uzak durmuştu. Ama bütün bunlar geride kalmıştı ve artık bir iş sahibiydi.

Babasından elemanları birbirinden ayırt edebilmesini öğrenmişti. Birkaç eleman bir araya geldiğinde hemen ortak özellikleri ve ortak olmayan özellikleri sıralardı. Onları kendi evinde hissetmelerini sağlamak için uğraş verirdi. Bir dediğini bir, bilemedin iki veya üç etmezdi. Böylece çok iyi anlaşırdı, elemanlarla.

Biraz zaman geçtikten sonra kader, eski türk filmlerindeki görevini sürdürmüş, yani kader, yine ağlarını örmüştü ve A kümesi babasını kaybetmişti. Babasının ona bıraktığı vasiyette, aile şirketini bir evrensel kümeye çevirmesi isteniyordu. Bunun için elinden gelini yapmaya hazırdı. 41 yaşından gün alabilirdi ama, 41 kere maşallahı olan bir kümeydi ya da en azından böyle olması lazım gelirdi.

Vasiyeti katlayıp cebine koydu ve doğruca aile şirketinin başına geçti. 40 yıldan beri dinlenen saksısı birden çalışmaya başlamıştı. Hemen şirketteki eksikleri tespit ettirmişti, tabi sonra da bunları gidermek için önce evinden malzeme getirme kararı almıştı. Çünkü şirkette masa, sandalye bile yoktu. Sonra da A kümesine eleman çekmek için çözüm yollarına geçmişti. Önce reklam ajanslarıyla anlaşmıştı. Matematik TV ‘ de akşamları pespembe dizilerde yayınlanan aptalca reklamlar büyük ilgi görmüştü. A kümesine yavaş yavaş yeni elemanlar gelmeye başlamıştı. Bunun üzerine 5 tane diziye birden destekleyici (sponsor) olmuştu. Diğer rakip kümelerin ilgisini çekmişti bu durum. 4 diziye destekleyici olan B kümesi ‘nden ortaklık teklifi gelmişti. Bunu kaçıramazdı ve hemen aralarında bir birleşme yaşanmıştı. A kümesi şirketi artık büyük bir holding sayılabilirdi. Ama bu asla yetmezdi. Çünkü evrensel küme sayılamazdı. Hem sonra babasının vasiyeti ne olacaktı?

İşte bu yüzden yabancı yatırımların ilgisini çekmeye karar vermişti. Yurt dışındaki bazı kümelerin markalarını kapmak için uğraş vermeye başlamıştı. Yerli malı, yurdun malı lafını şirketin tedavülünden kaldırma kararı almıştı. Böylece A kümesi onlar için çalışmaya başlamış, onlarla birleşme kararları almış, onlar için yaşamaya başlamıştı.

Gün geçtikçe eleman sayısı artmış mı, artmıştı. Böylece o artık evrensel bir küme olmuştu. Başarı böyle bir şeydi. A kümesi 43 yaşında zirveye oturmuştu. Birkaç yılda azim ve çalışma hırsıyla bunlar olmuştu. Herkesten alkış almıştı.

Fotoğraf alıntıdır: http://www.freefoto.com/preview/04-01-18?ffid=04-01-18

Matematiksel Yapılar Video Gösterisi

Salı, Ağustos 21, 2007
2 elemanlı yorum kümesi
Hani matematiksel yapılar resim galerisi olduğunu şurada söylediğimiz çalışmalar vardı ya, işte onların video hali.



Kızını Evlendirmek İsteyen Annelere Nasihatler

Pazartesi, Ağustos 20, 2007
4 elemanlı yorum kümesi
Mesrur Hanım isterler de yazmaz mıyız? İşte buyrun kızını evlendirmek isteyen annelerimize tavsiyelerimiz:

-Öncelikle damat adayının temel matematik işlemlerini bilip bilmediğini test edin. Bir örnek soru:

Ali elindeki paranın dörttü üçünü harcıyor, geriye kalan parasının sekizde yedisini kızkardeşine veriyor.
Bütün bu karışık işlemler için Ali muhasebecisine ne kadar para ödüyor?

(cevap: 0 tl çünkü Ali bu işlemleri matematik öğrencilerine yaptırıyor)

Eğer bilmiyor, üstüne üslük "Yavvv, ne gerek var şimdi, bunlar günlük hayatta benim ne işime yarayacak ki..." diyorsa, direk eleyin. En azından gayret sarf edenlere bir şans daha verin.

-Sonra bir, bir... Şimdi aklıma gelmedi ama hani şu masallardaki prensler kadar yakışıklı olmasına ve beyaz atlı değil de arabalı olmasına dikkat edin. Atlı ise eğer eleyin, kızınızın şehrin ortasında süvariler gibi dolanmasını istemezsiniz heralde...

-Mesleğine gelince; dedik ya, matematik seven bir prens olsun, prens değilse de prens olabilme ihtimali olsun.

-Bir de tabii ki de Cars filmindeki şimşek mcqueen kadar sevimli olsun.

Böyle bir aday bulamadınız mı? Buldunuz da 'Teyze teyze, ben senin kızını ne yapayım beni ne Cameron Diazlar, Julia Robertslar istedi de evlenmedim.' mi dedi?

Vazgeçin, siz evlendirmeyin. Zaten kızınız yarın öbür gün birine aşık olur, gözü hiçbir şey görmez; bütün bu nasihatlerinizi de kulak arkası eder.

Oğlunu Evlendirmek İsteyen Annelere Nasihatler

Cumartesi, Ağustos 18, 2007
2 elemanlı yorum kümesi

Biz bugüne bugün 3 bilemedin 4 düğün dernek yapmışızdır, sayıları baş göz etmek görevimiz. Tabi, sayılar da 40 gün 40 gece eğlenmişlerdir. İşte bu yüzden ölmeden önce mürvet görmek isteyen anneler not alsın.

- Anneler biricik oğulcuklarını iyi pazarlamaları gerekir. Tabi, bu yüzden sattığı ürünün özelliklerini bilmelidir. Oğlu kaç basamaklıdır, tam sayı mıdır, tek sayı mıdır gibi gerzek sorulara cevabı yapıştırabilmelidir.

- Anneler oğullarının kötü huylarını kesinlikle saklamalıdır. Hem dört işlemde başarılı olduktan sonra gerisinin ne önemi vardır, ayol.

- Anneler oğulcuklarına başarılı evlilikleri olan sayıları örnek göstermelidir. Bu yüzden tv’deki magazin zararlılarından ve onların fasulyeden ilişki örneklerinden uzak durulmalıdır. Sayılardaki aile yaşantısını hatırlatacak video klipler hazırlanmalıdır.

[kaynak]

Komik Haber: Kaçak Göçmen Açılar Yakalandı!

Cumartesi, Ağustos 18, 2007
2 elemanlı yorum kümesi

Bir dik üçgen üzerinden kareye gitmek isteyen 90 derecelik açılar, dikdörtgen polisi tarafından yakalandı.

Dik üçgendeki yaşamlarından memnun olmadıkları her hallerinden belli olan açılar, daha refah bir yaşama ortamı istedikleri anlaşıldı. Hem sonra, karede daha çok arkadaşları olacak olan 90 derecelik açılar, bunu da belirtmeden edemedi.

Dik üçgende kendilerine verilen maaşı beğenmediklerini, apaçık dile getiren bu kaçak açılar, kovulmayıp kendileri istifa ediyor. Sonra da onlar için zor günler başlıyor, tanımadıkları kenarlarda sabahlıyor, kimi zamanda tanrı misafiri olmak durumunda kalıyor.

Yakalanan açıların dik üçgenler ülkesine geri gönderilmesi planlanıyor. Tabi, aynı kaçak kamyonla gitmek istemiyorlar.

Artık üçgen ve kare denilince buna benzer uyarı işaretleri akla geliyor. Bu yolla kaçak yaşamak isteyen açıların önü kesilmek isteniyor.

[aylak abaküs ajansı- istanbul]


Sitenin yazarı

Erdinç Korkmaz