Gözlerimizi hamleler üzerinde saatlerce unuttuğumuz için söylüyorum:
Satranç, küçük küçük kareler etrafında dönen bir oyundur. Sadece, mafya dizilerindeki gerzek repliklerde başrol olarak yer alacak değil ya, bu haliyle biraz da geometri için kullanılabilir. Mesela, bir ilköğretim projesinde yer alsın ve şöyle bir amaç akla gelsin:
"Vezirin satranç tahtası üzerinde yaptığı doğrusal hareketlerin birleşmesinde oluşan geometrik şekillerin tanıtılması ve bu şekillerin alanları ile çevre uzunluklarının hesaplanabilmesi." (kaynak)
Hem sonra, satranç tahtası üzerindeki kareler arasındaki mesafe, Manhattan mesafesini akla getirir. Şah ve yakın arkadaşı vezirin hareketleri ise Chebyshev mesafesinde ve aynı renk kareler üzerinde hareket eden filler ise yine Manhattan mesafesindedir, tabi satranç tahtasını 45 derece döndürürsek.
İşte bütün bunlardan sonra kendi satranç tahtama özel bir yer açtım, odamda. Ona sevdiğim şiirleri okuyorum, sevdiğim şarkıları seslendiriyorum, birlikte sevdiğim geometri sorularını çözüyorum, vesaire. Satranç tahtası olmayanlar ve az önce yazdıklarımı kıskananlar, varsa tabi, kendileri oturup
uğraşsınlar. (
Sevgi öyle kolay kazanılmıyor, evet.)
Sonra da enfes bir makale olan
satrancın transandantal geometrisini ve şu klişe olan
buğday hikayesini okusunlar, şaşırsınlar, hoşlarına gitsinler.
If You Enjoyed This Post Please Take a Second To Share It.
Stay Connected With Free Updates